18 Ocak 2008 Cuma

28. haftamızdan merhaba...

günler o kadar hızlı geçiyor ki, ilk haftalardaki sabırsızlıklarımı hatırlıyorum da, sanki bu haftalara ulaşmak bir hayaldi, şimdi ise çileğim bir kiloyu aştı maşaAllah, artık kıpırtılarından el ve ayak parmaklarını dahi hissedebiliyorum, bazen o kadar çok tepikliyor ki beni, gıdıklanıyor ve çığlık atıyorum :) iki ayağını da arka arkaya ve büyük bir hızla bisiklet çevirir gibi karnıma vuruyor, biz de kendi kendimize "herhalde fitness çalışıyor" deyip eğleniyoruz :)

6 ayımız bitti, buçuğumuzu da tamamlamak üzereyiz ve ben artık geceleri rahat uyuyamamaya başladım, aferin bana, zaten sağa ya da sola doğru yatıyorum ve gece boyu her yön değiştirişimde uyanıyorum, karnımı çevirmek o kadar güç geliyor ki... bir de yanlarım eziliyor sanki, çürümüş gibi ağrıyorlar, annem "daha dur bu ne ki" diyor, hamileyken gece uykuda babamı uyandırır ve "beni çevir" dermiş her seferinde :)) doktor kesinlikle sırt üstü ve yüz üstü yatmamamı tembihledi (yüzüstü yatmak zaten ne mümkün, ama gece yarısı bazen sırt üstü yattığımı hissedip hemen yan dönüyorum) bu pozisyonlarda bebeğe kan akışı olmuyormuş, "tehlikeli" dedi.

evet geçen haftaki çiğ köfte partisinde arzu ettiğim kadar çiğ köfte yedim, ohh yarasın bana... peki sizce nasıl başardım bunu, hımm bir bilmece olarak mı sorsaydım acaba :P neyse çok meraklandırmayayım sizi, derse gitmeden önce bir komagene şubesine uğradım ve keyfime göre istediğim porsiyon etsiz çiğköfte aldım, derste abimiz kendi getirdiği malzemeleri ile köfteyi bir güzel yoğurdu, ardından servisini yaptı ben de çaktırmadan mutfakta çantamdaki bana özel köfteyi bir tabağa koyarak önüme aldım :) ardından gelsin 1,5 porsiyon etsiz çiğ köftenin lezzeti!! ımhhh yasaklar ne kadar tatlı oluyor yahuu şu hamilelikte en çok özlediğim şey bu meret oldu...

geçen hafta bahsettim mi bilmem muayenede doktordan izin alayım bir sorayım yiyebilir miyim diye demiştim, doktor "hayırrrrrr, bırak hamileliği çiğ köfte ömür boyu yasak!!" demez mii, akıllı mıdır deli midir yoksa vegeteryan mıdır nedir, çiğ köfteden ayrı nasıl yaşanır!!!?? bütün hayallerim suya düşmüştü, derse gitmemeyi bile düşünmüştüm, neyse ki son anda bu çare geldi aklıma da keyfimi kaçırmadan güzel bir çiğ köfte partisi geçirdim... :))

Çilek hanımı rahatsız edecek herşeyden elbette ki kaçınıyorum, mesela çayı bıraktım, bennnn çayı bıraktımmm, yani bu hayatım boyunca aldığım en radikal karardır beni tanıyanlar bilir... ee ne yapıyoruz peki, tabii ki ıhlamur içiyoruz sabahları, çünkü peynirden aldığımız calsiyumun sevgili çileğe kalmasını istiyoruz, ayrıca gün boyu iki bardaktan az olmamak üzere süt içiyoruz, bardak dediğim de sıradan bir bardak değil tabiii ki, kupalar halt etmiş, şöyyleee hangar gibi birşey, çayı nasıl özledim bir bilseniz... :( kokusu bile burnuma geldikçe buram buram içim bir hoş oluyor, bazen dayanamayıp 3-4 günde 1-2 küçük bardak içiyorum hepsi o kadar, onu da yemeklerden ve vitamin saatlerinden çook uzak vakitlerde içiyorum... hepsi senin için çilek kızım!! yeter ki sen sağlıklı sapasağlam bir bebek olarak gel emi... bazen hayal kuruyorum, ama böyle yaşıyormuşum gibi kanlı canlı hayaller, doğuma gidişimi doğum sancılarımı, sonra çileği kucakladığımı ve ağladığımı düşünüyorum ve o sırada gözlerimi yaşarmış buluyorum, sahici sahici ağlıyorum yani :) bazen de bir çılgınlık yapıp en donanımlı hastaneye gidip, "çıkarın artık kızımı çok özledim, dayanamayacağım, daha fazla hasretini çekemeyeceğim, yoğun bakım falan, yaşar Allahımın iznizle" diyesim geliyor, hani bu aydan itibaren doğanlar yaşayabiliyor ya o bakımdan, tabii bakmayın siz bana, bu sıradan deliliklerimin bir tezahürü sadece, yapacağımdan değil yani, sonra da "bırak, tadını çıkar şu son üç ayının be kelebek" diyorum "nasıl olsa sonrasında istesen de geriye yollayamayacaksın" :)))

6 yorum:

december dedi ki...

cilgin kadin keebek valla gozlerim yasardi...
ne diyim ben sana sende anne olacaksin ya alhamdulillah....
bide cilek icin yaptigin fedakarlik cok dokundu...
seni seviyorum

KeLeBeK dedi ki...

darısı senin basına december...
bu arada
ben de seni seviyorum hem de çoook...

CaDı dedi ki...

Maşallah bak hamilelik iyice yaramış sana kimin aklına gelir etsiz köfte alıp yemek, heheheheee:)) Allah ZAMANINDAAA!! ve sağlıkla kucağına almak nasip etsin emiiiii:)))

Adsız dedi ki...

Öncelikle tebrikler. İnşallah saglıklı birşekilde cilegini kollarına alırsın .. Amin :))
Blogunuzla yeni tanıştım ve hemen ilgimi cekti. Cünkü bende hamile oldugumda başlamıştım bloguma. O zaman 5 aylık hamileydim, ben biraz gec kalmışım ama olsun :)

Benimde 4 bucuk aylık bir kızım var :)yazdıklarınızı okuyunca hamile oldugum o günler geldi aklıma. nasıl heyecanlandım bi bilsen .. tekrar dönmek, tekrar o heyecanı yaşamak istedim ..
Birde orda sırt üstü yatmak hakkında birşey demissiniz; kendinizi gece sırtınızın üstünde yatarken buluyormussunuz :)) Aynı bende öyleee. Gece bir uyanıyordum aklım falan cıkıyordu, hemen soluma dönüyordum :)) Normalde ben hic sırt ve yüz üstü yatan biri degildim, hiç rahat etmezdim ama hamilelikte yasak ya, işte o zaman tadlandı :)) 7. ayından sonra iyice agırlaşırsın artık, yatmak imkansız olur ..
Tadını cıkarın hamileligin. İnan dogumdan bir süre sonra insan tekrar arıyor o gnleri :))
Blogunuzu takip edecgim .. Şimdiden çok merak ettim minik bebekcigi :)

KeLeBeK dedi ki...

cadıcıcm cook tesekkurler
asheke teşekkür ederim ziyaretin için... inşaAlalh o günleri hayırlısıyla görebilirim ben de, bu günleri arayacagımı da hissediyorum nedense :)

Meltem :-) dedi ki...

Ziyaretiniz için teşekkürler, sizinde az bir zaman kalmış bebeğiniza kavuşmanıza, hele de benim yanımda:)
İyi haberlerinizi bekliyorum.