2 Şubat 2008 Cumartesi

Biz geldik!
taaam 30 haftalık çilek hanım ve benn!!


Kızımla daha çok vakit geçiriyorum yani nasıl... Daha çok konuşuyorum onunla, sonra elim sürekli karnımın üzerinde oluyor okşuyorum konuşurken de. bu teması hissettiğine inanıyorum ben, çünkü elim karnımın üzerinde olduğu zamanlar daha bir hareketleniyor, özellikle çilek hanım annesinin yatağa uzandığı saatleri seçiyor oynamak için, bir hareketleniyor sanıyorum ki kabuğunu kafasıyla dürte dürte kırıp yumurtadan çıkan sarı bir civciv gibi karnımı yırtıp çıkacak :) geçen gece yine aynı oynaşmaları arasında (elim bir yandan da karnımda) inanılmaz hareketler yaptı çileğim, böyle minicik kaşık kadar ayakları, çubuk gibi bacakları avucuma avucuma geldi, çığlık atmamak için zor tuttum kendimi :) evet yaa karnımda bir insan var benim!!


Zor bir hafta geçirdim daha doğrusu moralimi bozan olaylar oldu dışarıda. Bilemiyorum duygusallaştığımı çok söyleyemeyeceğim hamilelikte. Ben zaten duygusaldım, ölüm haberlerine ağlar, yoksulluk görüntülerine üzülürüm her zaman olduğu gibi, çok bir şey eklenmedi bu süreçte de. Ama sanırım sabırsızlık eklendi. Daha hızlı huysuzlanıyorum, geçtiğimiz cumartesi dersten dönüyorum akşam vakti. O saatte köprü geçen bir otobüs ne kadar dolu olursa öyle, trafik deseniz İstanbul’da malum, Allahtan çantam bu sefer hafif, ama beni çıldırtan bir sahne otobüste, şoförün arkasındaki dörtlüde bir bayan ve yanındaki koltukta 3-4 yaşında var yok bir çocuk. Otobüste kadın, büyük, yaşlı bir sürü insan var, ya ben anlamıyorum bu insanları, ufacık çocuğa nasıl koltuk ayırma hakkını kendinde buluyorsun ki sen, ne görgüsüzlük yaaa, hem orası ne senin ne çocuğunun hakkı, kafanı kaldırırsan camın altında "Gerektiğinde bebekli, hamile bayanlar ile gazi ve malüllere aittir" yazıyor! yani orası senin değil benim hakkım, sen bir de utanmadan çocuğuna da yer parsellemişsin, anlamıyorum yaa böylesi sahnelerle o kadar çok karşılaşıyorum ki toplu taşıma araçlarında, bir de yer isteyince utanmadan "çocuk kalkmıyor napayım" diyorlar, ya sizi bu görgüsüzlük konusunda özel olarak eğitiyorlar mı bilmiyorum..

Bir diğer olay ise akbilimi doldururken sakız çiğneyip cep telefonuyla muhabbet ettiği için beni dinlemeden hatalı dolum yapan ve hatasına çıkıştığım için “söylemedin ki be” diye kükreyip üzerime yürüyerek beni tartaklamaya kalkan ve yol boyu metroda ağlamama sebep olan akbil dolum görevlisi bir h...n ile ilgili... Elim ayağım boşaldı resmen o an da bayılabilirdim oracıkta, o bilinçsiz ve terbiyesiz insanı nereye şikâyet etmem gerektiğini bilmiyorum, toplu taşıma araçlarını çokça kullandığım için özellikle halk otobüslerinde şoförlerin ihlalleri konusunda çok duyarlıyımdır, mutlaka plakasını hat numarasını alır ve iett nin sayfasından şikâyetimi belirtirim, yetkililer her seferinde şikâyetimin dikkate alındığını söylüyorlar ve öyle olduğuna da gerçekten inanıyorum, çünkü ismekte görev yaptığım süre zarfında bir vatandaşın bizim şubedeki birini direk başkana maille şikâyet ettiğini ve de başkanın epey ciddiye aldığını biliyorum bu ufak şikâyeti. Ben de mi öyle yapsam acaba, başkana mail atabilirim aslında, bilmiyorum...

Bu olaydan sadece ben etkilenmedim, yol boyu metroda bir yandan ben kendimi sakinleştirmeye çalışırken bir yandan çilek hanım da hiç olmadığı kadar çıldırdı, stresim onu da mahvetti, iki kat daha perişan oldum, onu da etkilediğim için çok üzüldüm daha bir ağladım ama ne fayda kendimi teskin edemedim ki onu sakinleştireyim. Derse gitmek zorunda olmasam geri dönecektim yarı yoldan. Allahtan ders çok iyi geldi, kızlar bütün stresimi aldı sakinleştim tabiî ki onlara olanlardan bahsetmedim.

Bu hafta 3-4 gün boyunca ishal sorunum vardı beni epey korkuttu, internetten tehlikeli olabileceğine dair bir şeyler okudum daha da korktum ama bu korku yine de doktora gitmeme yetmedi, çünkü test isteyeceğinden emindim ve o testi yaptırmak istemedim, paşa sağ olsun bana limonlu pirinç çorbası pişirdi (internetten baktı ishale iyi geliyormuş, tarifini de netten aldı), kahve hazırladı bana, derken 5. günde atlattım çok şükür. Ama bu kadar sürmesi beni endişelendirdi, de aylık kontrolümü bir hafta öne aldım haftaya kontrole gideceğim doktora bunu sormalıyım.

Bugün paşamın doğum günü, üni.deki yakın arkadaşlarımla aramızda bir alışkanlık vardı, doğum günlerimizi bir önceki gün gece yarısını geçtiği anda kutlardık, paşanın doğum günlerinde de öyle yapıyorum, gece 12 yi geçince uyandırıp kutluyorum o da çok şaşırıyor tabi ki :) dün gece yine o eve gelmeden hazırladığım ve salona sakladığım (dolapta görmesini istemezdim zira) pastasını ve aldığım hediyeyi uyandırıp önüne koydum şaşırdı kaldı :))

Son olarak yaptığım uydurma tarifli pastanın resmini koyayım, uydurma olduğuna bakmayın çook lezzetli ve hafif oldu, üzerindeki hiyeroglif yazısını çözebilirseniz haber verin :)



İyi ki doğdun paşam Rabbim benimle ve bebek(ler)imiz ile birlikte geçireceğin hayırlı ve uzun bir ömür ihsan etsin sana!

13 yorum:

melda dedi ki...

hehe benim de doğum günüm bugün :)
insanların umursamaz tavırlarını da takma boşver. biliyorum söylemeyle olmuyor ama malesef etrafta insanlıktan bihaber olanlar çok fazla.. sen çilek hanımla yaşayacağın güzellikleri düşün yeter ;) ismi ne olacak bu arada? çilek mi gerçekten?

Minik Patikler dedi ki...

Canım neler olmuş ya nasıl bir görevli bu inanamıyorum kesinlikle şikayet et, muhakkak o saatte orada kimin görev yaptığını öğrenmek mümkündür, hatta bir kere daha görebilirsin, ne demek birinin üstüne yürümek, hamile bir kadın değil, genç bir çocuk ta olabilirdi, öfkesini senin gibi kontrol edemeyip kavga edebilirdi. Allah onu ıslah etsin.


Demek çilekçim bayağı hareketlendi, kardeş te epey hareketli ama abisi dışardan onu sevince biraz sakinleşiyor :) Şaka maka az kaldı doğuma, bir fotoğraf gönder de göreyim şu çilekli irileşmiş halini, ya da siz iyisi mi bize gelin :) Dur bu konuyu telefonda görüşelim, pazartesi ararım inşallah.

Esra dedi ki...

inanamiyorum nasil insanlar bunlar. Hamile bir kadinin ustune yurumek ne demek. Insan bile diyemiyorum boylelerine. Kalplerinde sevgi tohumu olmayan yaratiklar diyebilirim ancak.
Cok uzuldum agladigini okuyunca.
:-(

Biz de esimle yillardir her yildonumunu ve dogumgunu gece 12 oldugu anda kutlariz. :-)

Ben de resim isterimmmm

mummy dedi ki...

Selamlar..
Yeniyiz buralarda..Tanışmak istedik..Biz de iki kişiyiz (27 haftalık kızmızla)..Başına gelenler çok üzücü..Ben de bir yıldır İstanbul'dayım ve Ankara'dan sonra İstanbul insanın kabalıklarına alışma sürecinde ben de çok ağlamıştım metro ve otobüslerde..Sankü tüm yurdumun kıroları bu şehirde toplanmış gibi..Neyse sen üzme kendini ve bebişini..Kal sağlıcakla..

Talha ile Eymen'in annesi dedi ki...

bazı insanları anlamak zor. kendilerini ne zannediyorlar ya...
hamile bir bayanın üzerine yürümüş bi de. hamile olmasan bile öyle bir hakkı nerden buluyorlar kendilerinde... şikayetini yap mutlaka. bilsin yaptığının cezasız kalmayacağını...

çilek hanım kendini iyiden iyiye belli etmeye başladı demekki. ne güzel anlardı o anlar. hatırlamamı sağladın sağol...

son olarak eşine, hayırlı, mutlu, sağlıklı, güzel, uzun bir ömür diliyorum sizlerle birlikte :D

nes-kafe dedi ki...

bana mail atabilirmisin :)
neslihan.yalman@yahoo.com

Adsız dedi ki...

Merhaba ..
Hep aklımızdaydın, sayfanı ziyarete geliyorduk fakat elimiz boş dönüyorduk. Acaba dogurdumu ki diye düşündüm hep. Taa ki bloguma gelip yorum bırakana kadar.
O bahsettigin görevliyi öldürürüm ben! Ne igrenc ğis insanlar var ya türkiyemde, utanıyorum! Neyse ki gecmiş, düşünüp bozma moralını.
Otobus olayına gelince 'bazı insanlara insan diyemiyorum 2 malesef .. İnsan utanır demi? Ben falan öyle bişey yapsam ki yapamam, yüzümü yerden kaldıramazdım sanırım! Annem babam ne güzel egitmiş bizi!
İçin deki insanı bizim içinde okşa :)) Yazdıklarını okurken kendi hamileleigim geldi yine aklıma. aynı duyguları hissetmissik. Ben cok cıglık attım o tekmelerken insan hep içine atamıyor. Bu bir mucize cunku :))
Sürekli gece tekmeliyordu benimkide. Uyutmuyordu ebecik . Özledim o günleri ..
Eşinin dogum gününü kutlarım :)

Kıvır Anniş dedi ki...

Sanırım aynı gidiyoruz. Bende bu cuma 31.haftama giricem. Çok az vaktimiz kaldı. O yüzden hiç üzme kendini. bebeğini kucağına aldığın günü düşün. Ben hep öyle yapıyorum. :)

Esra dedi ki...

Nasıl insanlar var yaa,inanasım gelmiyor ama maalesef ki bunlar yaşanıyor..Ne diyelim Allah ıslah eylesin..
Pasta güzel görünüyor,tadı da eminim öyledir, üstündeki hiyeroglif yazısını görür görmez okudum :P Merak etme süper olmuş..
Sevgiler

hulofera dedi ki...

canım çok üzüldüm okuyunca, çok geçmiş olsun..
biz türkler gittikçe kaba saba bencil bir millet olma yolunda hızla ilerliyoruz.. Rabbim ıslah etsin..

paşanla ağzınızın tadı bir ömür boyu devam etsin inşAllah..
hulofera:p

Mısır Patlağı :) dedi ki...

Ayy pasta ne güsel Çilek hanımın ellerine sağlık :)

zeynebin annesi dedi ki...

pasta gerçekten harika görünüyo.. sevgi emekti di mi.. :)) minik çilek hanım daha ne numaralar yapacak annesi bu hareketler bişeymi.. otobüste ve akbil gişesinde olanlar aslında anne ve baba olma sanatının inceliklerini anlatıyo bize.. yani aileden öğrenilir bu gibi davranışlar. ve kendi ailelerimiz bizi bu konuda nasıl iyi yetiştirmişlerki duyarlıyız. geçmiş olsun canım.

Meltem :-) dedi ki...

Ne güzell 30 hafta oldu demek bana şimdi çook uzak geliyor, bir an önce zaman geçse diye bakıyorum, bir hareketlerini hissetsem:)
Allah sağlıkla ve tabiki huzurla tamamlamanı sağlasın ki bu İstanbul sokakların mümkün değil ama bebiş için işte sakin olmalıyız napalım...