18 Kasım 2009 Çarşamba

Hastalığımdan dolayı geçmiş olsun dileklerinde bulunan herkese çok teşekkürler, inşaAllah geçti gitti, şimdi çok daha iyiyim, hastalıktan dolayı kilo verdim (iyice çöp adama döndüm yani) halsizliğimde az buçuk devam etse de, “sağlık ne büyük nimetmiş ya rabbbiiiii” cümleleri eşliğinde halime hamd ediyorum.

Bu süre içerisinde çilek atağa geçti, öğrenmede, şakımada, tekrar etmede, papağanlıkta zirve yaptı. Artık basbayağı karşılıklı sohbet eder olduk. Sanırım sık sık çilek incileri saçacağım buraya bundan sonra:

Az önce uyudu. Emdikten sonra yatağına bıraktım ama hanımefendi me.meden kopmak istemediğinden tekrar vuslata ermek için mızıldanmaya başladı. Almadım odadan çıktım. Yarın için eşyalarımı toparladım dolandım. O yatağında ağlamayı arttırdı. Sonra geldim biraz su içirdim öptüm kokladım geri yatırdım. Böyle durumlardaki rutinimiz yelpazeleme işine başladım biraz sonra elini uzatıp “anne istemiyoo” dedi (bu haftanın güzide incileri öğrendiği, istemiyo musun ve doydun mu sorularına verilen istemiyooooo ve doydunnnn –doydum demek istiyor- cevapları oldu ) yelpazelemeyi bıraktım bu sefer hemen “anne dap, yüüüüdayy dap (rüzgar yap)” diyiverdi !

Öğlen vakti de eline geçirdiği cd yi sallayıp rüzgar yapıyordu bana. “Anne yüüüday” deyip arkasından kendisine de sallıyor ve “oohhhh mişşşşş” diyordu :)

konuşmaya çok meraklı, ne duysam da aynını tekrar etsem diye bir gayret içinde her an. ağzımdan çıkan her kelimeyi aynıyla tekrar ediyor hemen. Şaşırıp kalıyorum. şaşırdığımı görüp bir sırıtışı var görülmeye değer. nasıllll şaşırttımm seni dimiiii der gibi bakıyor yüzüme. keyifleniyor gülüyor.

Geçen gün ben derse gidince anneannesiyle camın kenarına oturmuş karşı evleri seyrediyormuş. karşı binalardan birinde camın kenarında oturan kediyi görmüş herhalde camın dışında falan zannetti ne dese beğenirsinizz "düşeeeeesin düşeeeeeesin". yüksek bir yere çıkarsa ki en büyük zevki sandalyeye ordan da masaya çıkmak. ben hemen "annecim dikkat et düşersin" diyorum. küçük hanım da beni taklit edivermiş.

Hastalığım sırasında çilek de şaşkındı anneme ne oldu der gibi. sürekli maskeyle gezdiğimden yadırgadı bir süre. kucağıma atlayıp atlayıp yüzümden açıkta kalan yanak kenarlarımdan şap şup öptü beni. 1 hafta yattığımdan sıkılıp elimden tutup kaldırmak istedi. her seferinde "annecim hastayım elleme bak her yanım acıyor" dedim. hemen çekti elini benden.

Geçen akşam annem anlatıyor: öğle uykusu gelince kanepeye çıkmış yatmaya yeltenip "yastıtt" istemiş. annem hemen kırlenti uzatmış. bu hanımda koymuş kafayı. ardından kanepenin kenarında duran hırkamı gösterip "ööööötü -ööötü" demiş annem üstünü örtünce de "hassstayımm" diye ekleyivermiş :))

Geçenlerde yanyana uzandık emziriyorum. öğle uykusu vakti. annem sessizce odaya girdi bu hemen kafayı kaldırıp "anaaaaaneeee" dedi. annem "söyle kuzucuğummm" deyince de "yapıyoosuunnnn" diye soruverdi. :))

Bunların hepsi gün içerisinde ona sarfettiğimiz sözler elbette. bir teyp gibi kaydedip yerli yerinde kullanmaya başladı yavaş yavaş. "artık ben de konuşmalara katılacağım ben de burdayım" diyor hanımefendi...

3 yorum:

december dedi ki...

oyyy oyyy oyyy civildiyan kusum benim,evin nesesi,minik hanimcik...

gecmis olsun rabbim sagliktan ayirmasin,anne kizini hasret birakmasin...
ikinizide cokkkk seviyorummmm

december dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Adsız dedi ki...

Çok hoş ya, ağzım kulaklarımda okudum. Offf anne olmak ne güzel bişey yaaa, Allah hayırlısıyla her isteyene nasip etsin. :)