Merhaba...
bir haftanın özetini sunalım kısa kısa...
epey yenilikler oldu, zorlu ve hızlı bir haftaydı...
çilekten haberler önce;
daha önce burda bahsettim mi hatırlamıyorum çilek emzik emmiyordu ve ben emziğe alışmasını çok istiyordum, hemen hemen hergün elimde emzik karşısına geçiyor çileği öğürte öğürte yarım saati aşkın süre ağzında emzik tutuyordum, çilek kah ısırıyor kah ağzının kenarlarına itiyor olmadı diliyle dışarı basıp tükürüyordu istisnasız, aslında 1 aylık olmadan önce tutmuştu biraz, ama çok gaz yuttuğu için ben de uğraştığım gaza gaz vermek istemediğimden bırakmıştım vermeyi...
dili geçmiş zamanda yazışımdan farketmiş olabilirsiniz ki kelebek bu haftaiçi muradına erişti :)
sınavım ile ilgili bir iki konuyu araştırmak için kütüphaneye gittim, geçtiğimiz pazartesi... çileğe tabii ki çok sevgili anneannesi baktı bu süre içinde, bir iki sefer daha çileği anneme bırakıp çıktım ama her birisi çok kısa ziyaretler içindi yarım saat bir saat gibi... ama kütüphane karşı yakada olduğu için gidiş geliş iki saat, bir saati aşkın da orda vakit geçirince çilekle ilk uzun ayrılığımızı yaşadık, önceki ayrılıklarımda hep ya uykuda oluyor ve ya uyanıyor bıraktığım sütten biraz içiyor ve keyfi daha kaçmadan ben eve dönmüş oluyordum
bu sefer öyle olmadı...
çilek uyanmış, sütünü içmiş (annem kaşıkla içiriyor), tekrar uyuma saati gelmiş huysuzlanmaya başlamış, annem kaşıkla süt vermiş biraz daha sallamış sallamış, ama çilek sakinleşmemiş, annem beni aradı huysuzlanıyor diye, ben de toparlanayım artık diye düşünüyordum tam da.. sonra kardeşim aradı "abla bu meme istiyor uyumuyor ağlıyor" dedi, telaşlandım haliyle.. apar topar çıktım kütüphaneden, son bir bakacağım kitap vardı ama onu da rafta bulamayınca hiç oyalanmayayım dedim, yolda da habire durum raporu alıyorum telefonla... sonra eve varmama yarım saat kala annemden bir telefon kardeşimden de aynı meyanda bir mesaj "kelebek hadi gözün aydın çilek emzik emiyor!!" meğer kuzucuğum beni bulamayınca ağlamış ağlamış, annem de göğsüne yatırıp emme pozisyonunda tıkamış emziği ağzına, çilek başlamış cok cok emmeye :) alış o alış... o gün bugün sürekli elimde emzik peşindeyim, unutacak diye aklım çıkıyor, emdikten sonra oyun oynuyor biraz emzikle emmek istemiyor ama, yarım saat sonra başlıyor emzik emmeye, uyuma düzenimiz biraz değişti sadece, ağzında emzik istiyor, haliyle onu ağzında dolandırmaktan uykuya dalamıyor, düşürüyor uyanıyor, ağlıyor uykusu dağılıyor tekrar tutturuyorum tekrar başa dönüyoruz, böyle devam ediyor yaklaşık 1 saat... olsun bu da düzene girecek emziği tuttuya şükür...
çoook büyük rahatlıkmış Allahıma şükürler olsun, annemin tabiri ile "susturucu" :)) niyeti olanlara bir tavsiye daha hastane odasında başlayın, dayayı verin ağzına :)
çilek yaklaşık 20 günlük olduğundan beri hergün banyo yapıyor, zaten havalar ısındığından beri bu büyük bir ihtiyaç oldu, yoksa yapış yapış ter oluyor bebeğim, halbuki sadece body giydiriyorum kolsuz, bir de ayağına çorap o kadar, ama yine de çok terliyor biz de hergün yıkanıyoruz, kelebek tek başına yıkıyor ve ikimiz de büyük keyif alıyoruz çünkü daha güzel uyuyor, daha uzun aralıklı...

küvet ve file aldığım için çoook memnunum, başta nereye koyacağım koca şeyi diye istememiştim ama sonra iyiki almışım dedim, tek başıma çok rahat yıkayabiliyorum çok emniyetli çok rahat, tam bir can kurtaran yani...
dün akşam ev sahipliğini yaptığımız kınamızı yaptık, sınav sonrası bütün kurtlarımı döktüm, saçlarımı yaptırdım çok güzel oldum :) gerçi kadın saçlarımı çözünce epey afalladı bu sıcakta bu kadar saçla nasıl başa çıkarım diye :) ama eline sağlık çok güzel oldu, beğendim, sanırım uzun zamandır aradığım kuaförü buldum. Ama saçlarımı görünce fiyatı artırmadan yapmayacağını söyledi kerata :)) mecbur kabul ettik :P ben gerçi kuaföre gittiğimde topuzumu çözmeden fiyatını sorarım hep, başıma geleceği bildiğimden, ama bu kadın yutmadı :)) vel hasıl kınamız güzel geçti, haftaya da düğünümüz var, ben de kınamı düğünden 4 gün önce yapmıştım, öyle son gece kınalarına gelemem ben, anca dinlenip kendime geliyorum zira :))
bu arada uçakla gitmeye karar verdik, umarım paşa o zamana dönmüş olur.
2. ay kontolümüze daha gidemedik, bir hafta geçti üzerinden... babası olmayınca kızım ilgisiz kaldı :(( pazartesiye randevu aldım hem kendime hem ona, inşaAllah aksatmayacağız.
ayrıca sınavımı da geçtim, yazılıyı da sözlüyü de... zaten yazılıyı geçmeyeni sözlüye almıyorlardı, aylardır stres stres... bu sınavı bekliyordum, şimdi kuş gibi hissediyorum kendimi... 7 kişilik jürinin önünde terledim durdum. 40 dk kalmışım içerde arkadaşlar söyledi, sonunda karar için içeri çağırdılar, böyle mahkeme kararı gibi, çok komik oluyor bütün hocalar ayağa kalkıyor, çok ciddi bir şekilde içlerinden biri kararı söylüyor. velhasıl geçtim yani bana tez yapabilirsin yetkisi vermiş oldular çıkmadan önce tez danışmanım söz aldı ve "tezin bitene kadar ikinci çocuğun tezin olacak! " dedi :) 2. bir çocuk yapmama izin vermiyor yani :) zati daha öncede söylemişti, o yüksek tahsil yaparken hocası bekarların evlenmesine, evlilerin çocuk yapmasına, bir çocuğu olanların ikinciyi istemesine yasak koymuşmuş :))