23 Temmuz 2008 Çarşamba

Hafta sonu pasa çilekle beni sahil kenarına götürdü kzıım pusetinde salındı, etrafı seyretti meraklı gözlerle... Dışarda vakit geçirmeyi seviyor çok şükür, anacığı bu kadar gezenti olunca aksi bir durumu düşünmek bile istemem

sahilde balık ekmek yedik paşayla. (sevmeyenler olabilir ama ben Emin.önü'ne her gittiğimde yemeden gelemem, hijyen kuralları kulak ardı... hiç bir şeyde yok o güzelim tadın taklidi...) satıcı bey orta yasın üzerinde biriydi, yanında genç bir bayan da yardım ediyordu, (karısı olamayacak kadar gençti kızıdır herhalde dedim) arka yeşilliklerde de ailesi oturuyordu, orta yaşlarda bir bayan bir genç kız daha kucağında bir bebek bir yaşında yok (zira yürüyemiyor emekliyordu) on yaşlarında bir kız çocuğu ve ana kucağında bir bebek...

kim kimin kızı kim kimin çocuğu çözemedim, yemeğimi bitirip çileği kucakladım, yeşilliklerde dolanalım biraz diye, hal böyle iken o aile arkamdan seslenip bebeklerle birlikte yanıma gelip çilekle ilgilenmeye başladılar, adını sordular, sevdiler, ben de cesaretimi toplayıp aile soy ağaçlarını sorma kararı aldım :)

Meğer 1 yaşındaki çocuk satıcı adamın torunuymuş, kucağında tutan ve benim genç kız sandığım bayan annesiymiş... anakucağındaki bebek ise kimmiş biliyor musunuz ?

sıkı durun...

adamın oğlu!!!

yani önce torunu olmuş aradan zaman geçmiş (en az yarım sene) ardından oğlu olmuş, kendisine yardım eden bayan ve on yaşlarındaki kız da yine adamın çocukları imiş

bebek 2,5 aylıkmış inanamadım çünkü çileğin 3 katı büyüklüğünde pofuduk bir bebekti en az 10-12 aylık duruyordu kocamandı, sordum anne sütü ile besleniyormuş maşaAllah..

şimdi diyeniniz olabilir koskoca insanlar korunmayı bilememişlermi diye, ama öyle değil işte, Allah verecek olunca torunu varmış, yaşı geçmiş önemli olmuyor, ruhu verilen, kaderi yazılan geliveriyor.

---------

Becerikli bir insanımdır övünmek gibi olmasın, elimi atıp da başaramadığm şey olmaz, gözümün kesmediğine elimi atmam zaten o ayrı mesele :) ama başladığım işi bitiririm, kimsenin de yardımını istemem huyum kurusun, tek başıma becermek marifet ya, sanki "aferinnnn yalnız yaptın becerdin, bicimcik yardım almadın" diye madalya verecekler

çileğin bakımında da aynı hatayı yaptım ve yapıyorum, sanki benden başkası azcık da olsa bakmayı beceremeyecek, her işine yalnız başıma koşmayı marifet saydım

sonuç: ne oldu?

Paşa yaptığı ve yapması gereken yardımdan el etek çekti, baktı canımı çıkara çıkara da olsa kendi başıma, tek başıma halledebiliyorum, yormadı kendini...

ailem de aynı şekilde, üstesinden tek başıma geldiğimi ispat ettiğim için bakım konusunda yardımın gerekmediğini anladı

olan bana oldu, her işe koşmanın yanı sıra çileğin bakımı, avutulması, uyutulması işi yalnızca benim üzerime kaldı

siz siz olun, yardım istemeyi eksiklik acizlik olarak görmeyin, beceremezler demeyin, benim kadar yapamazlar demeyin, bu sizi eksiltmez... eşlerinizin de sizin kadar olmasa da bebekle yalnız kalmasını; ağladığı zaman veya kriz durumlarında tek başlarına krizi yönetebilme becerisi kazanmalarını sağlayın

bu postu okuyacak çoğu anne deneyimli anne, ununu elemiş eleğini asmış

peki ben niye yazdım bunları...

içimi dökeyim diye,

hamile birisi okursa ders alsın diye,

erken yaşta çöktüğümde "yahu ne oldu sana" diyenlere "ahanda bak falan tarihte yazmıştım" şeklinde sebebini gösterebileyim diye....

12 yorum:

Esra dedi ki...

Benim de en kuçük kardeşimle aramda 16 yaş var,en buyugmuzle arası ise 19 yas..Babam ozamanlar torum sahibi değildi tabi ama genç bir baba da değildi..İlk başlarda kızmıştık, şimdi 10 yaşında,ama çok seviyoruz kardeşimizi iyiki doğmuş diyorz:)haklısın dünyaya geleceği varmış,hiç birşey engel olamıyor...

Bebek bakımında eşin ve ailenin yardımcı olması şart bence eşini alıştır yalnız bakmaya bence:)

zeynep dedi ki...

yazinizi okuyunca kendi dusuncelerimi okuyormus gibi oldum...bende genc anne olanlardanim...bende sanki marifetmis gibi herseyi tek basima ustlenenlerdenim:)benim yumurcaklarimda arka arkaya oldu ve bayagi beni yoruyorlar aksama kadar kosturuyorum ev isi,yemek,cocuklar...ama yardim istiyormuyum hayir...herkes bana aferin diyecek ya:)hic sevmiyorum bu huyumu:)bende burdan herkese sesleniyorum mutlaka yardim istemekten cekinmeyin...tek basiniza ustesinden gelseniz bile beceremiyormus gibi yapin:)kendiniz kazancli cikarsiniz:)
sevgilerimler

gülücüklerim benim dedi ki...

Sevglili kelebek, inanki zamanında aynı hatayı ben de yaptım, hala da yapmakta olduğumu görüyorum, defalarca kendime telkin ettiğim halde engel olamıyorum, huyum kurusun, kimseden yardım isteyemiyorum, her işimi kendim yapmakta ısrar ettiğim gibi önceden kendi işlerimi tek başıma yapar (20'li yaşlarımda) birde yakınlarıma yardım etmeye çalışıyordum, işte bundan biraz kısıtlama yapabildim zorda olsa, artık kendi işlerimi bile neredeyse sürünerek yapıyorum,
Allah kimseye altından kalkamayacağı yükler yüklemesin

meleklerim ve ben dedi ki...

kelebekcim,canım kendini bu kadar yorma babayı da yardım etmeye alıştır çünkü dışardan gelen yardımlar bir yere kadar oluyor ama eşinin yardımı ömür boyu.....

EHA dedi ki...

çok haklısın.
ama geç degil en azından eşine güven babalarda çok dikkatlidir.
bende aynı hatayı yaptım,sonra farkettim tabi senin gibi,ama geçmiş ola,neyse ikinci çocuklarda arayı kapatırız inşallah.
sevgiler.

Adsız dedi ki...

ben dersimi aldım ;)

Minik Patikler dedi ki...

Ben demiştim ama sana :)

Talha ile Eymen'in annesi dedi ki...

ben de başlarda senin gibiydim. baktım olan bana oluyo bi müddet sonra ufaktan ufaktan yıkmaya başladım işleri eşime. şimdilerde dört dörtlük olmasa da yapıyor. bence sen de dene... pişman olmazsın.

Adsız dedi ki...

ders alması kolay. hatta bunların farkında oluyorum çoğu zaman. ben yaparım gerek yok demekten yoruluyorum. ve muhtemelen bebek konusunda da bunu yapıcam. senin yaşadıklarını yaşadıktan snra yazarım kesin ben de yapmayın sakın diye :)

Kuaybe dedi ki...

Aynı hatayı ben de yaptım Kelebek.. Hiçkimse benim kadar "mükemmel" bakamzdı meleğime, o yüzden babasına bile güvenemezdim ve herşeyiyle ben ilgilenmeliydim.. Böyle telkin ettim kendime ve çevreme.. Ama sonra ne oldu? İki yaşını doldurmak üzere olan ama hala annesine yapışık yaşayan bir oğlum var!! Babamız durumun vehametini anladı ve el attı duruma -zaten o hiçbir zaman bana yardım etmekten vazgeçmedi ben istemesem de- ama çok geç kaldığımızı anlıyorum.. Baen babası su verdiğinde bile onun elinden içmiyor, bardağı bana getiriyor ve bana içirttiriyor suyunu Yusufcuk..

Bence sen erken davran ve bu hata zincirini kır.. Sonra istemesen de çoook yıpranır ve tahmmülün bittiği noktalarda da acısnı çilekten çıkartırsın.. İnsan bir aşamadan sonra dayanamıyor çünkü..

Acı ama gerçek :((

уαѕємin... dedi ki...

annelik iç güdüsünden sanırım çocuğumuzu bizen başkasına teslim etme k yada onunla ilgili bişileri yapmasını istemiyoruz bnde öleyim ama doğru değil olan bize oluyo sonunda bardak taşma noktasına geliyor kendimize yapmış oluyoruz işte ne yaparsak

sonuç yıpranan bir anne, anneye bağımlı bir çocuk

Anne ve Bebisi dedi ki...

Valla ben yardim istiyorum da, edecek adam yok:) Esim bazen sabah 7'de kalkiyor calismak icin, gece 2'ye kadar. Aile yok, komsu yok. Bir tek arkadaslar.. Onlar da uzakta, dertleri kendilerine yetiyor. Ah olsa cevremde insan, uzaticam ayaklarimi yaticam:))

Eger butun islerin senin sorumlulugun oldugunu dusunursen yardim istemek zor gelir. Isleri paylastir bence:) Bazi isleri kendi sorumlulugunda gorme:)))))